30 Ocak 2011 Pazar

varlıkta ve yoklukta

sen giderken savrulan mutluluktu arkandan. akşam sarhoş halde gelen nahoş seks mutluluğu, yerini güneşin rahatsız edici gerçekliğine bıraktıkça ayılmaya başlıyorduk. çoraplarını ayağına geçirirken yeni kimliğini giyiyordun sanki ayaklarına, dün geceyi örtsün diye. evden dışarıya adımımızı attığımızda tek konuşmamız "taksi mi metro mu?" döngüsüne bağlıydı. taksi olsun dediğimde son kez sarılmak istedim sana, şaşırmıştın. bir daha göremeyeceğimi bildiğim sevgiye son kez sarılmak istemiştim aslında, sen bunun farkından olmadan. takside dudaklarımız buluştuğunda kızdın, dikiz aynasından gözleyen yaşlı amcayı göstererek. yalnızlık sokağıma gelmiştim. kimse tarafından istenmediğimi anlamışken indiğimde, teyit olarak kuru bir görüşürüz dökülüyordu dudaklarından.

2 yorum:

  1. oldukça başarılı..betimledim olayları kafamda.. bu da yazıya ayrı bir tat katmış :)

    YanıtlaSil
  2. teşekkür ederim, umarım okunduğu kadar da başarılı bir olaya tanıklık etseydi bu hikaye.

    YanıtlaSil